-
1 hizmet etmek
хезмәт итү -
2 hizmet etmek
v. serve, render service to, subserve, wait on, wait upon, administer, attend, tend* * *attend -
3 hizmet etmek
-
4 hizmet etmek
to serve, to attend -
5 hizmet
hizmet <- ti> Dienst m, Amt n, Tätigkeit f, Verdienst n (-e um A); Betrieb m; Pflege f, Wartung f; Verwendung(szweck m) f;hizmet akdi Dienstvertrag m;-e hizmet etmek jemandem dienen; jemanden bedienen;hizmet görmek einen ( oder den) Dienst versehen;-e hizmet vermek jemanden bedienen; jemandem zu Diensten stehen;hizmete açmak in Betrieb nehmen;hizmete girmesi Inbetriebnahme f;hizmete girmek seinen Dienst antreten; Fabrik den Betrieb aufnehmen; in Betrieb genommen werden; Schiff in Dienst gestellt werden;hizmete özel nur für den Dienstgebrauch;hizmetinde olmak in jemandes Dienst stehen;-le hizmetinizdeyiz wir stehen Ihnen zu Diensten mit;hizmet(ler) sektörü ÖKON Dienstleistungssektor m -
6 hizmet
-
7 hizmet
arapça خدمت hizmet, görev yapma. hizmet etmek görev yapmak. -
8 hizmet
услу́га (ж)* * *1) служе́ние, прислу́живание, обслу́живаниеhizmetine bakmak — обслу́живать кого
faydalı hizmetler yapmak — ока́зывать поле́зные услу́ги
yurda hizmet — служе́ние ро́дине
2) слу́жба, рабо́та, служе́бные обя́занностиhizmete girmek — а) вступи́ть в строй / в де́йствие; нача́ть функциони́ровать; б) поступи́ть на слу́жбу / рабо́ту
hizmet görmek / etmek — служи́ть, рабо́тать (где-л.), находи́ться на слу́жбе
hizmetini görmek — а) обслу́живать кого; б) выполня́ть рабо́ту для кого
askerlik hizmeti — вое́нная слу́жба
devlet hizmetinde çalışmak — находи́ться на госуда́рственной слу́жбе, служи́ть в госуда́рственном учрежде́нии
kısa hizmet — воен. краткосро́чная слу́жба
el hizmeti — рабо́та в лю́дях (в качестве прислуги и т. п.)
3) ухо́дbu bahçe çok hizmet ister — э́тот сад тре́бует большо́го ухо́да
-
9 hizmet
,-ti 1. service. 2. duty. 3. care, maintenance. - akdi labor contract. - birliği mil. service unit. - bölüğü mil. service company. -inde bulunmak/olmak /ın/ to be in the service of. - eri/neferi mil. orderly. - etmek /a/ to serve. -e girmek 1. to be put into operation, be put into service. 2. to begin working in the civil service. -ine girmek /ın/ to become an employee of (a person or firm). - görmek 1. to work. 2. to work as a civil servant. 3. /dan/ to be served by (someone). -ini görmek /ın/ 1. to work as (someone´s) servant or helper. 2. to function in place of. - hareketleri mil. service operations. - içi eğitim inservice training. - madalyası mil. service medal. - şeridi mil. service stripe. -
10 خدمت کردن
hizmet etmek -
11 dienen
hizmet etmek v -
12 υπηρετώ
hizmet etmek -
13 do a service
hizmet etmek -
14 subserve
hizmet etmek -
15 wait on
hizmet etmek, servis yapmak, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakât etmek -
16 wait upon
hizmet etmek, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakât etmek -
17 wait on
hizmet etmek, servis yapmak, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakât etmek -
18 wait upon
hizmet etmek, bakmak, ziyaret etmek, eşlik etmek, refakât etmek -
19 хезмәт итү
hizmet etmek, hizmet vermek, çalışmak, iş görmek, işini görmek -
20 abfertigen
hizmet etmekyollamak
См. также в других словарях:
hizmet etmek — 1) iş görmek, çalışmak 2) mec. birinin amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak Bu davaya en iyi hizmet etmiş olan benim. A. Erhat … Çağatay Osmanlı Sözlük
hizmet — is., Ar. ḫidmet 1) Birinin işini görme veya birine yarayan bir işi yapma Vatan, evladının hizmetini bekliyor. Ö. Seyfettin 2) Görev, iş Askerlik hizmeti. 3) Bakım, özen, ihtimam Bu bahçe çok hizmet ister. Birleşik Sözler hizmet akdi hizmet eri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hizmet — (A.) [ ﺖﻡﺪﺧ ] hizmet, görev yapma. ♦ hizmet etmek görev yapmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HİZMET-İ İMANİYE — İmana ait hizmet. İman ve Kur an hakikatlarının mukni ve ilmi delillerle anlaşılmasına hizmet etmek; neşrinde, tebliğinde çalışmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
cariyelik etmek — cariye gibi hizmet etmek Bir erkek çocuğu doğuruncaya kadar bu yabancı adama cariyelik eder. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyar etmek — 1. yaşlandırmak, kocaltmak 2. 1) seçmek, üstün tutmak Zaruretsiz cihanda kimse gurbet ihtiyar etmez. Şinasi 2) katlanmak Bu itilip kakılmaya karşı ihtiyar ettiği siyaset herkese hizmet etmek, herkesi memnun etmeye çalışmaktan ibaretti. H. E.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saçını süpürge etmek — kadın özveri ile çalışıp hizmet etmek Ah gençliğim, ah sana saçımı süpürge ettiğim gençliğim de diyecek değilim. A. Ağaoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
uşaklık etmek — 1) (birine) bir kimseye hizmet veya kulluk etmek 2) (birine) kendi çıkarı için yasal veya ahlaki olmasa bile başkasının her dediğini yapmak zorunda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
IHTİDAM — Hizmet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUHADEME — Hizmet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NASAFE — Hizmet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük